Günümüzde, bilimsel ve teknolojik ilerlemenin diş hekimliği bilimine katkıları sayesinde, öncelikle dişi tedavi etmek ve ağızda tutmak hedeflenmekle birlikte, bazı durumlarda, hasta sağlığını koruma veya tedavi planlaması nedeniyle diş çekimine başvurulmaktadır. Bu durumları şöyle özetleyebiliriz:

ENDİKASYONLAR

  • İleri derecede çürük ve madde kaybı yüzünden tedaviyle kurtarılamayan dişler.
  • Çarpma sonucu, tedavisi mümkün olmayacak şekilde kırılan dişler.
  • Kanal tedavisine rağmen kurtarılamayan apseli dişler.
  • İleri derecede dişeti iltihabı nedeniyle sallanan dişler.
  • Zamanında düşmeyen süt dişleri.
  • Aşırı konum değişikliği (dönme, devrilme vb.) nedeniyle sorun yaratan dişler.
  • Kist ya da tümör içindeki dişler.
  • Tam sürememiş (gömük) ve sorun yaratan dişler.
  • Yer darlığı nedeniyle ortodontik tedaviye yardımcı olmak amacıyla, sorunsuz olduğu halde bazı dişler çekilebilir.

KONTRENDİKASYONLAR
(ÇEKİM YAPILMAMASI GEREKEN DURUMLAR)

Hemorajik diatezler: Hemofili, pernisyöz anemi, trombositopati, thrombopeni, sarılık gibi kanın pıhtılaşmasına ya da kanama zamanlarının yüksek olduğu hastalıklarda diş çekimi kontrendikedir. Eğer diş çekimi kaçınılmaz ise uzamanlar tarafından hasta kontrol altına alınır ve gerekli ilaçlar kullanıldıktan sonra çekim yapılır.

Akut iltihaplar : Akut iltihaplar genellikle doku direncinin düşük ve etken virulansının yüksek olduğu durumlarda görülür . Diş çekimi ile doku direncinin azalması akut iltihabın daha kolay yayılmasını sağlar. Ayrıca akut iltihaplı bir bölgeye lokal anestezi yapılması kontrendikedir. Bu nedenle diş çekimi öncesi hastalarda antibiyotik tedavisine başlanması uygundur.

Sistemik hastalıklar : Şeker hastalığı gibi yara iyileşmesini geciktiren hastalıklarda hasta kontrol altına alındıktan sonra çekim yapılmalıdır.

Radyoterapi : Özellikle malign tümörlerde uygulanan ışın tedavisi dokuların direncinin zayıflamasına ve enfeksiyonun kolayca yayılmasına yol açacağından ışın tedavisi sırasında diş çekimi kontrendikedir.

ÇEKİM SIRASINDA DİŞ KIRILMALARI

Çekim sırasında elbette bir kuvvet uygulanır. Ancak çekim aletleri zaten hekimin uyguladığı kuvveti birkaç katına çıkaracak şekilde tasarlandığından, aşırı kuvvet olumsuz sonuçlar bile doğurabilir. Dolayısıyla diş çekimi daha ziyade, teknik bilgi ve beceri gerektiren bir girişimdir. Birçok çene cerrahının bayan olduğu unutulmamalıdır.

  • Özellikle büyük azılarda, yani çok köklü dişlerde, kökler çok ayrık ya da kıvrık olduğunda.
  • Kemiğin elastikiyetini kaybettiği yaşlı kişilerde.
  • Yine esnemeyen çok kalın çene kemiğine sahip olan kişilerde
  • Aşırı madde kaybı nedeniyle tutacak yeri azalmış ve kırılganlaşmış dişlerde çekim sırasında kırılma olabilir.

Bu korkulacak bir durum değildir. Anestezi, yani uyuşma başarıyla sağlanmışsa, diş hekimi bu iş için üretilmiş aletlerle, kalan parçaları acısız bir şekilde çıkartır.

ÇEKİM ÖNCESİ NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Eğer doktorunuzun önerdiği bir ilaç (örneğin antibiyotik) söz konusuysa, mutlaka saatlerine uyarak, düzenli bir şekilde kullanmalısınız. Bir hastalığınız ya da allerjiniz varsa ve ayrıca bu yüzden sürekli kullandığınız ilaçlar mevcutsa, kesinlikle bunları hekiminize söylemelisiniz.

Çekimden önce pıhtılaşmayı geciktiren aspirin türü ilaçlar kullanılmamalıdır. Mümkünse dişler güzelce fırçalanmalı ve bir antiseptikli suyla (gargarayla) çalkalanmalıdır. Böylece ağızdaki bakterilerin azalması ve enfeksiyon riskinin düşürülmesi sağlanmış olur.