Sağlıklı diş eti pembe renkteki tıkız kıvamlı, mat, diş ile birleştiği yerde bıçak sırtı gibi sonlanan, kurutularak çıplak gözle bakıldığında yüzeyinde portakal kabuğundakini andıran pütürler görülen bir dokudur.

Sağlıklı diş eti, dişi boyun bölgesinde bir yaka gibi sarar ve burada dişi çevreleyen bir oluk meydana getirir. "Dişeti oluğu" denilen bu yapı hastalanan dokuda derinleşir ve diş hekiminin hastalığı tespit etmesinde ve tedavi yaklaşımını saptamasında belirleyici rol oynar. Sağlıklı dişeti, diş fırçalama ile kanamaz.

Periodontal dokular, dişlerin üzerini kaplayan ve ‘mikrobiyal dental plak’ (bakteri plağı) adı verilen birikinti nedeniyle iltihaplanır.

Mikrobiyal dental plak ağızda bulunan bakterilerden, epitel ve diğer hücre döküntülerinden, çeşitli tükürük proteinlerinden ve gıda artıklarından oluşan bir kompleks yapıdır. Plağın dişlerin üzerini kaplaması fizyolojik bir süreç olup, önüne geçilmesi mümkün değildir. İlk birkaç saat zararsız olan plak belli bir kalınlığa ulaşınca, içindeki bakteriler iltihaba neden olan toksit maddeleri sentezlemeye başlarlar.

Periodontal hastalıkların çoğunluğu kronik iltihabı hastalıklardır ve çok ileri aşamalara gelmeden, ağrı gibi fark edilebilir belirtiler vermezler. Bu bağlamda periodontal hastalıklar, çok uzun yıllar boyunca ağızda mevcut olup kayda değer bir belirti vermeksizin ilerleyebilir ve diş kaybına neden olurlar. Dişeti kanaması periodontal hastalıkların her aşamasında görülen hemen hemen tek belirtidir.

İltihabın erken dönemlerinde yukarıda sözü edilen dokulardan sadece dişetinin sağlığı bozulur. Bu aşamada hastalık "gingivitis" adını alır.

Halk arasında "piyore" diye bilinen hastalık periodontitistir. Periodontitis dişlerin etrafında abseler oluşmasına, dişlerin sallanmasına ve kaybına sebep olur.

Hastalık Belirtileri

  • Dişlerinizi fırçalarken kanama
  • Kırmızı, şiş ve hassas dişetleri
  • Dişlerden uzaklaşmış dişetleri
  • Ağız kokusu
  • Diş ve dişetleriniz arasından sızan iltihap
  • Diş taşı birikimi
  • Dişlerde sallanma
  • Protezlerinizin uyumunda bozulma

Hastalık Nedeni Çeşitli Etkenler;

GENETİK FAKTÖRLER Yapılan araştırmalara göre %30 oranında genetik bir yatkınlık vardır. Ayrıca ağız bakımının kötü olması ile dişeti hastalığının gelişme olasılığı 6 kat daha artar. Ailede dişeti problemi olan bir kişi var ise mutlaka bir dişeti uzmanına siz de muayene olun.

SİGARA Hepimizin bildiği gibi sigara kanser, akciğer, kalp hastalıkları gibi bir çok önemli rahatsızlıklara sebep olur. Tüm bunların dışında ağız içi mukozası ve dişetleri için de çok zararlıdır. Dişetlerinin yumuşamasına ve dişeti hastalıklarının gelişmesine neden olur.

İLAÇ KULLANIMI Doğum kontrol hapları, anti-depresanlar, kalp ilaçları ağız sağlığınızı etkiler. Bu yüzden bu ilaçlardan birini kullanıyorsanız lütfen diş hekiminizi uyarınız ve ağız hijyeninize ayrıca önem veriniz.

HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER Hamilelik, puberte, menapoz, mensturasyon gibi hormonal değişikliklerin yoğun olduğu dönemlerde ağız hijyeninize ayrıca özen göstermeniz gerekmektedir. Diş etleriniz bu dönemlerde daha hassas olur. Diş eti hastalığına yatkınlık artar.

STRES Hipertansiyon, kanser gibi pek çok rahatsızlığın nedenlerinden biri olmasının yanında dişeti hastalıklarının da risk faktörlerindendir. Araştırmalar göstermiştir ki periodontal hastalıklarda dahil olmak üzere stres vücudun enfeksiyonla mücadelesini zorlaştırmaktadır.

DİŞ SIKMAK VEYA GICIRDATMAK Diş ve dişeti arasındaki kuvvetin azalmasına neden olarak periodontal doku yıkımına sebep olurlar. Diş etlerindeki çekilmenin bir sebebi de diş sıkmaktır. Mutlaka gece plağı takılarak bu sıkmanın durdurulması gerekir.

KÖTÜ BESLENME Vücudun, immun (bağışıklık) sisteminin zayıflamasına ve buna bağlı olarak, diş eti enfeksiyonu da dahil olmak üzere enfeksiyonlarla mücadelesinin zorlaşmasına neden olur.

DİABET-ŞEKER HASTALIĞI Diabet hastaları periodontal (diş eti) enfeksiyon açısından yüksek risk grubuna girerler. Mutlaka rutin diş eti kontrollerini bir diş eti uzmanına (periodontolog) yaptırarak ağız hijyenlerine ayrıca özen göstermelidirler.

KÖTÜ YAPILMIŞ RESTORASYONLAR Dişetine basan ve taşkın yapılmış dolgu, kron ve köprüler dişetlerinde problem oluşturur.

Dişeti İltihabı

Diş Taşı Nedir?

Diştaşı (tartar) mikrobiyal dental plağın, dişler üzerinden üzerinden uzaklaştırılmaması halinde kalsifiye olması (kireçlenmesi) ile oluşan sert birikintilerdir. Plak kalsifiye olunca içindeki bakteriler etkinliklerini kaybederler ve hastalık yapan toksinleri sentezleyemezler.

Ancak bu her ne kadar diş etinin sağlığını korur gibi görünüyorsa da,olay sanıldığı gibi değildir. Diş taşı girintili çıkıntılı bir yüzeye sahip olduğundan, yeni oluşan plağın tutunması için uygun bir ortam oluşturur. Üstelik diş taşının üzerinde biriken plak artık diş fırçası ve diş ipi ile uzaklaştırılamadığından, bir süre sonra kalsifiye olarak altındaki taşın bir parçası haline gelir. Diş taşı bu şekilde birikmeye devam eder. Sonuç; o bölgede iltihabın belirtilerinin daha şiddetli bir biçimde ortaya çıkmasıdır.

Gıngıvıtis

Periodontal dokulardan sadece dişetinin sağlığını kaybetmesi ile ortaya çıkan klinik tablodur. İltihap diğer peiodontal dokulara geçmemiştir. Gingivitiste dişeti kırmızı ve şiştir. Yüzeyindeki pütürler kaybolmuş ve doku parlak hale gelmiştir. Gingivitiste diş fırçalarken, hatta bazen kendi kendine meydana gelen dişeti kanaması vardır.

Gingivitisin çok erken dönemlerinde, hastanın ağız hijyeni standardının yükselmesi ve bir profesyonel tarafından mikrobiyal dental plak ile ilgili bilgilendirilmesi,hastalığın tedavisi için yeterli olabilir.

Yerleşmiş gingivitis tedavisi diş yüzey temizliği (detertraj) ile yapılır. En az iki seans süren tedavide, tüm periodontal hastalıkların tedavisinde olduğu gibi hastanın ağız hijyen standardının yükseltilmesi amaçlanır.

Periodontitis

Diş etinde başlayan kronik iltihabın periodontal ligament ve alveol kemiğine geçmesi ile başlar. Artık yumuşak ve sert doku yıkımı başlamıştır. Dişeti oluğu diş etinin şişmesi ve alveol kemiğinin erimesi ile derinleşmiş, dişin etrafında bir "cep" oluşturarak çoğalması için uygun bir ortam haline gelmiştir.

Dokulardaki bu yapısal değişiklik ‘periodontal cep’ diye adlandırılır. Periodontal cebin varlığı ve derinliği, diş hekiminin teşhis ve tedavisinde yardımcı olan birer klinik kriteridir. Radyografi (röntgen filmleri) de periodontitisin teşhisinde ve tedavi planlamasında vazgeçilmez bir yardımcı yöntemdir.

Periodontitis, ender formları dışında, çok yavaş ilerleyen bir hastalıktır. Uzun yıllar sinsice varlığını sürdürebilir. Tüm bu zaman içinde, lenf ve kan yoluyla yayılarak, tüm vücudu ve önemli organları etkileyen bir enfeksiyon odağı olma özelliği taşır.

Ağızda kötü koku, diş etine zaman zaman kanama görülebilir.

Periodontitis ilerledikçe diş eti çekilmeleri meydana gelebilir. Bu da dişlerde soğuk ve sıcak gibi uyaranlarda hassasiyet meydana gelmesi sonucunu doğurabilir.

Dişler yelpaze gibi açılıp birbirlerinden uzaklaşarak yer değiştirebilirler. Daha ileri safhalarda abse oluşumu görülebilir, dişler sallanabilir. Pek çok vakada diş çekimi kaçınılmaz hale gelirken, sert gıdaların çiğnenmesi sırasında dişin yerinden çıkması da söz konusu olabilir.

Dişeti Cerrahisi

Kök Yüzeyi Düzleştirilmesi(Küretaj)

Halk arasında küretaj olarak bilinen kök yüzeyi düzleştirilmesi, kök yüzeyine tutunmuş olan eklentileri özel küretler yardımıyla kazıyarak, yüzeyden uzaklaştırma ve sağlıklı kök yüzeyini açığa çıkartarak dişetinin tekrar kök yüzeyine yapışmasını sağlama işlemidir.

Gingivektomi Ve Gingivoplasti

Bazı durumlarda iltihapsal, ilaca bağlı ya da kalıtsal olarak dişeti büyümeleri gözlenmektedir. Bu dişeti büyümelerine kemik erimesi eşlik etmiyorsa ya da kemik oluşturmamızı gerektiren derinlikte defektler mevcut değilse dişeti büyümelerini, dişle-dişeti arasındaki cebin yumuşak doku duvarını keserek çıkartabiliriz. Bu işleme Gingivektomi denir. Bu işlemden sonra genellikle dişetini cerrahi yöntemlerle düzelterek normal fizyonomisini geri kazandırmak için ise Gingivoplasti işlemi uygulanır.

Flap Operasyonu

Periodontal cepler küretaj ve kök yüzeyi düzleştirilmesi ile sığlaştırılamıyorsa cerrahi olarak cebi oluşturan dişeti çıkartılır. Çok derin ceplerde dişeti bütün olarak kaldırılıp altında gerekli kök yüzeyi düzleştirme işlemleri yapılır, kapatılır ve dikişlerle yerine sabitlenir. Eğer bu aşamada erimiş olan kemiğin desteklenmesi gerekiyorsa ya da o bölgede kemik oluşturulabileceği düşünülüyorsa, defekt bölgesine sert doku greftleri ya da hastanın kendi dokusundan elde edilen kemik parçacıkları koyularak, kaybedilen dokunun geri kazanılmasına çalışılır.

Kuron Boyu Uzatma Operasyonu

Dişlerin (ağız içerisinde görünen kısımlarını) dişeti seviyesinin üstünde kalan kısımlarını uzatmak amaçlı yapılan basit bir işlemdir. Bazı durumlarda çürük veya kırık dişeti seviyesinin altına kadar ilerler ya da dişlerin boyu çok kısadır. Bu gibi durumlarda yapılacak protetik (kuron ,köprü vb.) tedavilerin tutuculuğu ve dişeti sağlığı için dişeti seviyesinin kök kısmına doğru uzatılması gereklidir

Doku Greftleri

Yumuşak doku greftleri:

Diş fırçasının yanlış kullanılması, anatomik hatalar ya da dişeti hastalıkları sebebiyle bir veya birkaç dişte meydana gelen belirgin dişeti çekilmelerinin, ağzın farklı bir bölgesinden(genellikle damak) alınan yumuşak doku parçasıyla örtülmesi işlemidir. Genellikle estetik amaçla ya da bazı durumlarda, dişeti hastalığının ilerlememesi için koruyucu amaçla yapılır.

Sert doku greftleri:

Flap operasyonları esnasında kemik kaybının ileri boyutta olduğu bölgelerde yapay veya doğal kaynaklı kemik tozu uygulamaları ile kemik yapımı uyarılır.